YARGITAY 18. Hukuk Dairesi
2015/12663 E.
2016/9630 K.
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, davacının ad ve soyadının değiştirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın ön ad yönünden kabulüne, soyadı yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından soyadı yönünden temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı dava dilekçesinde, nüfusta … ad ve soyadı ile kayıtlı olmasına karşın … olarak tanındığını bildirerek …. olan adının “…”, … olan soyadının “….” olarak değiştirilmesini istemiştir. Mahkemece adın değiştirilmesi isteminin kabulüne, soyadın değiştirilmesi isteminin ise, ilgilinin kendisini büyüten kişinin soyadını almak istemesinin yasal mevzuat önünde haklı bir neden olmadığından reddine karar verilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Yasası’nın 27. maddesi hükmüne göre adın ve soyadın düzeltilmesi haklı nedenlere dayanılarak hakimden istenebilir. Somut olayda davacı yanın dava dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar dosyada toplanan kanıtlar ve özellikle davacının tüm yaşamını yanında geçirdiği tanığın anlatımları dikkate alındığında davacının …. ad ve soyadı ile tanındığının anlaşıldığı, bu hususun anılan yasa maddesi hükmüne göre haklı neden sayılarak soyadının değiştirilmesi talebine ilişkin davanın kabulü ile davacının soyadının da istem gibi düzeltilmesine hükmedilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile buna yönelik davanın reddi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.