- Yazar: ozturkhukuk
- sermaye kaybı
- Haz 28
- Yorumlar (0)
Sermaye Kaybı-Borca Batık Olma Durumu-Çağrı ve Bildirim Yükümlülüğü
Sermaye Kaybı ,TTK 376 hükmü uyarınca son yıllık bilançodan sermaye ile yedek akçeler toplamının yarısının zarar sebebiyle karşılıksız kaldığının anlaşılması durumudur. Borca batıklık ise en basit ifadeyle şirket aktiflerinin borçlarını karşılayamama durumudur. TTK 376 hükmü Çağrı ve Bildirim Yükümü başlığı altında şirketin sermaye kaybı ve borca batıklık durumunda atacağı adımları açıklamıştır. Çağrı ve Bildirim Yükümü ise maddenin özünü ortaya koymaktadır.
Türk Ticaret Kanunu sermaye kaybı ve borca batıklık durumlarında şirket yönetim kurulu ve müdürlerine önemli görevler yüklemektedir. Sermaye kaybı durumunda yönetim kurulu genel kurulu toplantıya çağırır.Bu çağrı yükümlülüğünü ifade etmektedir. Sermaye kaybının oluştuğu anlaşılırsa toplantıya çağırılan genel kurul yetinme kararı veya tamamlama kararı vermez ise şirket kendiliğinden sona ermektedir.
Borca batık durumda olan şirket ise TTK madde 376/3 hükmüne göre mahkemeye bildirimde bulunarak şirketin iflasını istemekle yükümlüdür. Söz konusu bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi durumunda İİK ilgili madde hükümleri uyarınca yönetim kurulu şirketin iflasını istemezse, alacaklılardan birinin şikâyeti üzerine on günden üç aya kadar hapis cezası hükmolunabilir. Ayrıca borca batıklık şüphesini uyandıran emarelerin varlığına rağmen yönetim kurulu ara bilanço düzenlemez ve durumu mahkemeye bildirmez ise TTK madde 553 kapsamında şirket alacaklılarına karşı zarardan sorumlukları doğma ihtimali vardır. Yapılan değişiklikler ve tebliğler esasındaki amaç şirketlerin ve şirket sahiplerinin ticari hayatının devamını sağlamak olsa da bunların kanuna ve lafzına uygun olarak yapılması gerekmektedir.
TTK madde 210 hükmü uyarınca Ticaret Bakanlığı’nın TTK çerçevesinde tebliğler yayımlama yetkisi bulunmaktadır. Yayımlanan tebliğlere sicil müdürlükleri ve şirketler uymak zorundadır. Bu kapsamda 15.09.2018 tarihinde “6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 376’ncı Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Tebliğ” Resmi Gazete ’de yayımlanmıştır. Söz konusu tebliğ ile sermayenin kaybı veya borca batık olma durumlarında ne yapılması gerektiği açıklanmıştır. Ayrıca bu tebliğ ile kur farkı zararlarının 2023 yılına kadar sermaye kaybı ve borca batık olma durumu hesaplanmalarında dikkate alınmayacağını da içeren değişiklikler yer almaktadır. Bu kere 26.12.2020 tarihinde 2018 tebliğinde değişiklik yapılmasına ilişkin bir tebliğ yayımlanmıştır.2020 Tebliğiyle 2018 Tebliğinde değişikler yapılmıştır. Bahsi geçen 2018 ve 2020 tebliğler TTK 376.madde hükmünün uygulama usul ve esaslarına ilişkindir.
2018 Tebliğinde en dikkat çeken değişiklerden biri üçte iki sermaye kaybı durumunda sermaye artırımı yapılabileceğine ilişkin maddelerdir. Yargıtay kararlarında baskın görüş TTK 376 madde hükmünde de yer aldığı üzere genel kurulun üçte biri ile yetinme veya tamamlama dışında bir karar veremeyeceği, doğrudan sermaye artırımı yapılamayacağı yönündedir. Sonuç olarak tebliğ, sermaye artırımı yönünden bir kolaylık sağlasa da kararın butlanı veya iptalinin önüne geçeceği anlamını taşımamaktadır. Bu nedenle doktrinde sermayenin tamamlanmasının sermaye artırımı olduğu yönünde görüşler bulunsa da yayımlanan tebliğlerin TTK 376 çerçevesine tam olarak uygun olduğu söylenemez.
İlgili yazı bulunamadı.