- Yazar: ozturkhukuk
- İstinaf
- Mar 11
- Yorumlar (0)
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/716
KARAR NO : 2021/732
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
DAVANIN KONUSU :Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı düğün salonu için 8.000,00 TL’ye anlaştıklarını, 1.000,00 TL kaparo verdiğini diğer kalan ücreti de düğün günü vermek için anlaştıklarını ancak dünüründe Covid-19 hastalığı olduğundan düğünü yapamadıklarını, zaten o dönemde de düğünlerin yasak olduğunu, kendi sağlıkları ve kamu sağlığı açısından düğünü yapamadıklarını, davalının bu yaşanılan olayların akabinde … İcra Dairesi’nin …. takip numarası ile icra takibi başlattığını ve aracına haciz konulduğunu, açıklanan nedenlerle davalı tarafından tahakkuk ettirilen borçlar bakımından borçlu bulunmadığının tespitini, yargılama giderlerinin de karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … davanın esastan reddine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; düğün organizasyon sözleşmeleri, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’a göre bir tüketici sözleşmesi olduğu, tüketicinin bir hizmet edimi elde etmek amacıyla girişimci ile yaptığı her türlü sözleşme tüketici sözleşmesi olduğu, iş bu dava devam ederken … İcra Dairesi … Esas sayılı dosyanın borcun ödenmesi sebebiyle re’sen istirdat davasına dönüşmesi gerekirken yerel mahkeme tarafından menfi tespit davası olarak karara bağlanması usul ve yasaya aykırı olduğu, müvekkilin tüketici olarak mağduriyetine yol açmaması ve telafisi imkansız zararlar doğmaması adına yerel mahkeme kaldırılmasına; Asliye Ticaret Mahkemesinin görevsizliğine Tüketici Mahkemesinin görevli olduğuna, müvekkilin borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı … İcra Dairesi …. Esas sayılı dosyasının icra dosyası borcu, vekalet ücreti, icra dosyasına ödenen harçlar ve masrafları, icra dosyasının faizi ve ferilerini; ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte istirdatına, davacının kötü niyetli olması sebebiyle %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiği, davacı tarafından dava açılmadan önce tüketici hakem heyetine müracaat edilmediği, dava değeri itibariyle hakem heyetine müracaat zorunluluğu bulunduğunu; davacı, dava dilekçesinde delil olarak sözleşmeye dayanmış ise de, yasal süresi içinde sözleşmeyi mahkemeye ibraz etmediği, sözleşme yapıldığı dönemde salgın devam etmekte iken salonun kiralandığını, düğünlere getirilen kısıtlama nedeniyle katılım az olacağından düğün sahipleri düğün yapmak istemediklerinden corona virüsü bahane ettiklerini kaldı ki, sözleşme incelendiğinde; en az doksan gün önce düğünün yapılamayacağı hususunda müvekkile yazılı olarak beyanda bulunması gerektiğini, senedin nama yazılı olarak düzenlenmesi koşulu sadece taksitli satışlarda söz konusu olup ortada taksitli satış sözleşmesi olmadığı dolayısıyla emre yazılı senet geçerli olduğunu beyan ederek, davacının istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında yapılan sözleşme kapsamında verilen senetlerden dolayı yapılan icra takibinde borçlu olunmadığının tespiti istemine yöneliktir.
Mahkemece; davanın esastan reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Somut olayda; davacı ile davalının davalıya ait düğün salonu için 8.000,00 TL’ye anlaştıkları, davacının 1.000,00 TL kaparo verdiği, diğer kalan ücreti de düğün günü vermek için anlaştıkları ancak düğün günü Covid-19 salgını nedeniyle düğünü yapamadıkları, davalının kalan borç için … İcra Dairesi’nin … takip numarası ile davacı aleyhine icra takibi başlattığı, eldeki davada başlatılan icra dosyasından borçlu olunmadığının tespitinin talep edildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK.’nun 114-(1)-c) maddesi uyarınca; görev, mahkemeye ilişkin olumlu dava şartıdır. Mahkeme tarafından dava şartlarının bulunup bulunmadığı, davanın her aşamasında resen araştırılır. Dava şartının bulunmaması halinde, HMK’nın 115-(2) maddesi uyarınca; davanın usulden reddine, karar verilir.
28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un (3)-1)-k) maddesinde, tüketici; “Ticari veya mesleki olmayan amaçlı hareket eden gerçek veya tüzel kişi” olarak, aynı Kanun’un (3)-1)-n) bendinde sağlayıcı; “Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişi” olarak, aynı Kanun’un 3/1-l bendinde tüketici işlemi “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” şeklinde tanımlanmıştır.
Tüketici Mahkemeleri’nin görevini düzenleyen 73-(1) maddesinde; “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.”
Somut davada, taraflar arasındaki sözleşmesel ilişki ve temelindeki işlem de bir tüketici işlemidir. Anılan hükümler nedeniyle davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiğinden kararın kamu düzeni gereğince kaldırılması gerekmiştir.
Mahkemece, gerekçeli karar başlığında davalı vekilinin adresinin yazılmamış olması, 6100 sayılı HMK.’nun 297-(1)-b) maddesine aykırılık teşkil etmekte ise de; bu husus sonuca etkili olmadığından ve mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden kaldırma nedeni yapılmamış ve eleştiri getirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüne, diğer istinaf nedenlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6)-3) maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının ilk derece mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6)-3) maddesi gereğince; yukarıda açılanan hususlara ilişkin olmak üzere ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6)-3) maddesi gereğince; …ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’nin (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) 17/12/2020 tarih, …. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf Karar Harcının, talebi halinde ve ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
5-İstinaf eden tarafından yapılan İstinaf başvuru giderlerinin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından değerlendirilmesine,
6-Kararın, 6100 sayılı HMK.’nun 359-(3) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.