- Yazar: ozturkhukuk
- Nüfus Davaları
- Tem 4
- Yorumlar (0)
8. Hukuk Dairesi 2017/10231 E. , 2019/4330 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Doğum Yerinin Düzeltilmesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, dava dilekçesinde, ve duruşmalarda; müvekkilinin nüfus kayıtlarında doğum yerinin Pazarcık olarak yazıldığını, ancak gerçekte Gaziantep Şahinbey İlçesi Devlet Hastanesinde dünyaya geldiğini bildirerek, müvekkilinin Pazarcık olarak geçen doğum yerinin Şahinbey olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir .
Mahkemece, Gaziantep Cengiz Gökçek Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesine yazılan müzekkereye verilen cevapta Sağlık Tesisi Arşiv Birimince yapılan araştırmada 1990 yılından önceki Hastalara ait herhangi bir belgenin olmadığının bildirildiği, bu cevaba göre de davacının iddiasının resmi belge ile ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Dava, nüfus kaydındaki doğum yerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir.
Nüfus kaydının düzeltilmesi davaları kamu düzeni ile yakından ilgili bulunduğundan, hakim, kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği bulgulara göre, kayıtlarla çelişki yaratmayacak şekilde karar vermek zorundadır.
Nüfus kaydının düzeltilmesi davası her türlü kanıtla ispatlanabilir. Mahkemece, davacının nüfusa tesciline dair belgeler Nüfus Müdürlüğünden getirtilip, davacının doğum yerini de açıklayan resmi bir belgeye göre kaydedilmediğinin tespiti durumunda davacının gösterdiği ve göstereceği deliller ile Mahkemece resen toplanacak kanıtlar dikkate alınarak oluşacak sonuca giöre bir karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 18.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
E. 2017/2167
K. 2017/7773
T. 25.5.2017
5490/m.36
DAVA : Taraflar arasında görülen ve yukarda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Dava dilekçesinde, davacının Lübnan ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ve iki farklı nüfus kaydının mevcut olduğu, bu durumun sosyal yaşamında sıkıntılara sebebiyet verdiği, davacının “Midyat” olan doğum yerinin “Beyrut”, “30.07.1988” olan doğum tarihinin “22.02.1998”, “Kurunç” olan soyadının ise “Avad” olarak düzeltilmesi istenilmiş; mahkemece, Türkiye Cumhuriyeti nüfus kayıtlarının esas kayıtlar olduğu, Suriye ve Lübnan ülkelerinde Türkiye’deki mevcut nüfus kayıtlarına itibar edilmeden farklı kayıtlar oluşturulduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- )Nüfus kayıtlarındaki düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olup mahkemeler doğru sicil oluşturmak zorundadır. Buna göre davacının, tanık beyanları ve doğum raporuna göre 22.02.1988 tarihinde Beyrut’ta doğduğu ve Lübnan’da nüfusa tescil edildiği; daha sonra 18.07.1994 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti nüfus kütüklerine doğum yeri “Midyat” ve “30.07.1998” doğumlu olarak kaydedildiği, yani davacının Türkiye’deki kayıtlarının Lübnan’daki nüfus kayıtlarından sonra oluşturulduğu, her iki ülke kayıtlarındaki kişinin aynı kişi olduğu, iddialarının tanık ve Lübnan ülkesi resmi kayıtları ile ispatlandığı anlaşılmakla; davacının “Midyat” olan doğum yerinin “Beyrut”, “30.07.1988” olan doğum tarihinin “22.02.1998” olarak düzeltilmesine karar verilmesi yerine uygun bulunmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi,
2- ) Dava dilekçesinde davacının “Kurunç” olan soyadının ise “Avad” olarak düzeltilmesi de istenmiş ise de dava devam ederken davacının soyadının idarece “Avad” olarak düzeltildiği ve talebin konusuz kaldığı anlaşılmakla konusuz kalan soyadın düzeltilmesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının yukarda açıklanana sebeplerle kabulüyle, usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 Sayılı HMK’nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 25.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.